14.05.2015
NİYAZİ GÜL DÖRT NALA (Hakan Algül/2015)
Ata Demirer
Türkiye’nin en popüler komedyenlerinden biri şu anda. Sahne ve televizyon
şovlarının yanı sıra sinema oyunculuğunda da uzun denebilecek bir geçmişe
sahip. Üstelik 2010 yılında başrolünü
oynadığı Eyvah Eyvah’tan bu yana senaryo yazarı kimliğiyle de yer alıyor
sinemada Ata Demirer. İşte oyuncu bu kez yine senaryosunu yazdığı ve geçmişte
skeçlerinde canlandırdığı Niyazi Gül’ün üzerinde ilerleyen Niyazi Gül Dört Nala
filmiyle karşımızda. Filmin yönetmeni Eyvah Eyvah serisinin başından bu yana
yönetmenliğini üstlenen Hakan Algül yine. Yapımcı ise son dönemde ses getiren pek
çok güldürüye imza atan Necati Akpınar. Her zaman olduğu üzere önce filmin
konusuna değineceğiz. Ardından da diğer detaylara bakacağız.
Çocukluğundan itibaren hayvanlarla hep özel bir
ilişkisi olan Niyazi Gül, veterinerlik fakültesinde görev yapmakta olan idealist
bir profesördür. Dedesi ölüm döşeğindeyken hayvanları her koşulda iyi eden
bitkisel bir karışımın formülünü verir. Fakat son malzemeye sıra geldiğinde son
nefesini verir. Bütün çalışma yaşamını dedesinin ölüm döşeğinde ona yazdırdığı formülün
son malzemesini bulmaya adamış olan başarılı veteriner Niyazi Gül’ün peşine at
yarışlarında bahis oynayan Sultan ve Rıza takılır. Bir taraftan bu çılgın ikili,
diğer taraftan Niyazi’nin yardımcısı Hediye, Niyazi’nin yaşamının alt üst
olmasına neden olurlar. Acaba Niyazi tüm bu karmaşadan kurtulabilecek midir?
Niyazi Gül Dört Nala tıpkı Eyvah Eyvah’ta olduğu gibi bir karakter komedisi.
Bütün olaylar Profesör Niyazi Gül karakterinin etrafında dönüyor. Niyazi Gül
izleyici olarak yakınlık kurabildiğimiz, eğlenceli bir karakter. Üstelik hayvan
haklarının daha fazla dillendirildiği bir dönemde güldürü yoluyla da olsa böyle
bir karakterin varlığı hoş. Niyazi Gül, Ata Demirer’in elinde can bulmuş ancak
ne var ki Niyazi Gül’ün etrafındaki karakterler için aynı şeyi söylemek zor.
Şebnem Bozoklu çok yetenekli bir oyuncu ama nedense Hediye rolünde
beklediğimiz, bildiğimiz performansı ben göremedim. Karakterin biraz daha
geliştirilmeye ihtiyacı var bana kalırsa. Bu haliyle yapıştırma bir tip
olmaktan öteye gitmiyor. Sultan ve Rıza karakterlerine gelince... Bence bu iki
karakter üzerinden 80’ler sinemasının taşlaması, parodisi yapılmış.
Birbirine deli gibi aşık olan ama sözde birbirinden
nefret eden bu ikilide 80’lerde mafya babası rollerinde izlediğimiz Ekrem
Bora’yı, Kadir İnanır’ı, Cüneyt Arkın’ı görmek olanaklı. Sultan ise adeta bir
Gülşen Bubikoğlu, Serpil Çakmaklı, Banu Alkan... Hatta bir ara Sultan
karakterini bir zamanların popüler ismi Ayşegül Nadir’e bile benzettim. Ayşenil
Şamlıoğlu’nun canlandırdığı Naciye ise yine bir dönemlerin en çok ses getiren
hayvan hakları savunucusu Panter Emel lakaplı Emel Yıldız’ı anımsattı. Elbette
filmde onun da parodisi yapılmış. Dolayısıyla, Ata Demirer’in senaryoyu
yazarken gözlemlerinden ve yakın tarihimizin popüler figürlerinden yola
çıktığını söylemek yanlış olmaz sanırım. Ancak, film akıcı bir biçimde
ilerlemiyor pek. Daha çok skeçlerden oluşan bir yapısı var. Eyvah Eyvah’ın
dinamizmi bu filmde yok ne yazık ki. Dolayısıyla potansiyeli olan bir fikir
yeterince işlenememiş diyebiliriz Niyazi Gül Dört Nala filminde. Eğer devam
filmi çekilirse belki bu sorunun üstesinden gelinebilir.
Kısaca, Niyazi Gül Dört Nala potansiyeli pek
iyi değerlendirilememiş eğlenceli bir film. Ata Demirer hayranlarını mutlu
edeceğini düşünüyorum. Ancak genel olarak izleme kararını sizlere bırakıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder