TRANSLATE. PLEASE TRY IT!

Bu Blogda Ara

7 Şubat 2015 Cumartesi

BANA MASAL ANLATMA

29.01.2015
            BANA MASAL ANLATMA (Burak Aksak/2015)

Malumunuz Leyla ile Mecnun televizyon dünyasının fenomenlerinden biri olmuştu. Yayınlandığı dönemde dizinin hayranlarını televizyon başından kaldırmak olanaksızdı. Tabii bu başarının ardında yönetmen Onur Ünlü kadar senaryo yazarı Burak Aksak da vardı. Dizi TRT tarafından sonlandırıldıktan sonra bu kez Onur Ünlü ve Burak Aksak ortak çalışmalarına Ben De Özledim’i eklediler. Fakat daha sonra bu dizi de yayından kaldırıldı. Bu kez Burak Aksak’ı ilk uzun metraj film deneyiminde hem yönetmen hem de senaryo yazarı olarak görüyoruz. Burak Aksak’ın ilk filmi Bana Masal Anlatma 9 Ocak’ta vizyona girmişti. Biraz rötarlı olsa da bu hafta ben de filmi izleme şansını yakaladım. Hadi şimdi film hakkında konuşalım.

Rıza İstanbul’da Suriçi semtinde yaşamakta olan, naif, kendi halinde bir delikanlıdır. Erken yaşta babasını kaybettiği için mahalleli ona sahip çıkmış, kol kanat germiştir. Okumaktan vazgeçmiş, çocukluğundan beri hayran olduğu Jilet lakaplı dolmuşçunun minibüsünü sürmektedir. Rıza gönül işlerinde de içe kapanık, çekingen bir gençtir. Duygularını açık açık dışa vuramaz. Bir akşam surların oradayken aniden karşısına dünya güzeli bir kız çıkar. Ayperi tam da vaktiyle babasının anlattığı masaldaki kızdır ve kurtulmak için kahramanını aramaktadır. Acaba Rıza Ayperi’nin kahramanı olabilecek midir?  Bana Masal Anlatma nostaljik sinemanın çok bariz bir örneği; film küçük, kapalı, geleneksel değerlerin başat olduğu, herkesin birbirini tanıdığı ve iyisiyle, kötüsüyle birbirine destek olduğu bir mahallede geçiyor. Suriçi’nde zaman adeta donmuş gibi. Genç bir adam olmasına karşın Rıza bile sanki geçmişte kalmış gibi. Tıpkı Jilet’in minibüsünün duraktaki en eski minibüs olması gibi Rıza da akranlarından farklı. Bu yanıyla film, ülke sinemasında özellikle Arzu film ekolünün eseri olan Sev Kardeşim, Gülen Gözler, Canım Kardeşim, Oh Olsun, Mavi Boncuk gibi filmleri anımsatıyor. Filmin genel izleği de bu filmlerle benzeşiyor. Mahallelerinde mutlu mesut yaşayanların huzuru, gözünü para hırsı bürümüş bir müteahhittin evlerini alıp orayı yenilemek istemesiyle bozulur. Acaba teslim mi olacaklardır yoksa direnecekler midir? Filmde sözünü ettiğim Arzu film ekolünden farklı olarak fantastik bir durum devreye giriyor.

Bu da Burak Aksak’ın alameti farikalarından biri. TV dizileri için yazdığı senaryolarda da absürd ve fantastik durumlar sık sık tekrar ediyordu. Dolayısıyla, Bana Masal Anlatma’da da benzer yolu seçmesi beni şaşırtmadı. Üstelik bu absürd ve fantastik olayları oldukça eğlenceli buldum.

Filmin oyuncularının büyük çoğunluğu daha çok televizyon dizilerinden tanıdığımız simalar. Rıza rolünde izlediğimiz Fatih Artman’ı Behzat Ç. dizi ve filmlerinden hatırlayacaksınız. Ayrıca oyuncu, Onur Ünlü’nün yeni dizi projesi Beş Kardeş’in kadrosunda da yer alıyor. Fatih Artman’ı Rıza rolünde oldukça başarılı buldum. Rıza karakterinin de etkisi var kuşkusuz ama bu rolü yorumlayışında biraz Kemal Sunal’dan izler yakaladım. Hande Doğandemir’i ise yayınlandığında geniş kitlelere ulaşan gençlik dizisi Güneşi Beklerken’de Zeynep rolünde tanımıştık. Bana Masal Anlatma’da onu Ayperi rolünde izliyoruz. Ben onun performansını da başarılı buldum. Yan rollerde Tarık Ünlüoğlu, Gürkan Uygun, Erdal Tosun, Berat Yenilmez, Ercan Yazgan gibi deneyimli oyuncular var. Lakin Rıza’nın annesi rolünde Devrim Yakut’u ve kahveci rolünde Cengiz Bozkurt’u çok başarılı ve eğlenceli buldum. Bu arada konuk oyuncu olarak Yılmaz Erdoğan da filmin açılış sekansında ilk gülücükleri atmamıza yardımcı oluyor.

Filmde olayların gidişatına göre seçilen şarkılar ciddi birer anlatım aracına dönmüş. Özellikle Cem Karaca’nın Tamirci Çırağı şarkısı pek yerinde bir seçim olmuş.

Kısaca, Burak  Aksak’ın bu ilk uzun metraj filmi Bana Masal Anlatma, bir baş yapıt değil belki ama tatil günlerinde ailecek gidip izleyebileceğiniz, neşeli, eğlenceli, naif bir film.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder