TRANSLATE. PLEASE TRY IT!

Bu Blogda Ara

25 Şubat 2016 Perşembe

SARMAŞIK

10.12.2015
SARMAŞIK  (Yön. Tolga Karaçelik / 2015)

Sinemamız 90’ların ortasından bu yana bir hareketlilik içinde. Nuri Bilge Ceylan, Zeki Demirkubuz, Derviş Zaim, Yeşim Ustaoğlu, Reha Erdem, Semih Kaplanoğlu, Handan İpekçi, Pelin Esmer gibi bizi yurtiçinde ve dışında gururlandıran pek çok yönetmenimiz var şu anda. Bu saydığım isimler 90’lardan sonra sinemamıza ivme katan yönetmenler ama yalnızca onlardan söz etmek haksızlık olur. Arkadan gelen ve özgün çalışmalarla sinemamıza yeni soluk getiren genç yönetmenlerimiz de var. İşte onlardan biri de 2010’da ilk uzun metrajlı filmi Gişe Memuru ile güzel bir çıkış yakalamış olan Tolga Karaçelik.  Gişe Memuru hem seçtiği iş kolu nedeniyle, hem de yaratılmış derinlikli karakterleriyle hem de sinematografik başarısıyla göz doldurmuştu.  Beş yıllık bir aradan sonra Tolga Karaçelik bu kez Sarmaşık’la vizyonda. Sarmaşık bugüne dek 18 festivalde gösterildi. Festival takipçileri filmi daha önce izlemiş olabilir ama vizyona girişi 4 Aralık ve şehrimizde de bir salonda oynamakta. Bu arada film yurtiçinde ve yurtdışında pek çok ödülü kucakladı. Son olarak 52. Uluslararası Antalya Film Festivalinden En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo ve En İyi Erkek Oyuncu ödülleriyle döndü. Dolayısıyla, bu yanıyla da hayli ilgi çekici bir yapım var karşımızda. Filmin konusu kısaca şöyle:

Birbirini hiç tanımayan Cenk, Alper ve Kürt hayatlarında işler yolunda gitmediği için adeta kaçarcasına, bir yük gemisine tayfa olarak katılmaya karar verirler. Ne var ki, çalışmaya başladıkları geminin sahibi iflas eder ve gemi Mısır açıklarında bağlanır. Genel kurallar gereği kaptanın yanı sıra, bir usta gemici, bir aşçı ve bir kaç gerekli çalışan gemide kalmalıdır. Kısa sürede meselenin çözüleceğine inanan Cenk, Alper, Kürt, Nadir ve İsmail gemide kalmaya gönüllü olurlar. Üstelik gemi satışa çıktığında ilk ödeme alacak olan onlardır. Fakat işler onların planladığı gibi ilerlemez ve kendilerine rahat gelir getireceğini düşündükleri bu süreç onlara adeta bir hapis hayatı yaşatmaya başlar... Biliyorsunuz, ben bazen bazı filmler için testosteron kokan film tanımını yapıyorum. Tolga Karaçelik’in bu son filmi Sarmaşık da tam anlamıyla bu nitelemeye uyuyor. Gemiler, tıpkı asker kampları, cezaevleri, kıraathaneler gibi tek cinsin kendini var ettiği homo sosyal ortamlar.

Gemide kadının olmasının uğursuzluk getirmesi gibi hurafelerin ötesinde gerçekten iş kolu olarak gemicilik hep erkeklerin alanında olmuştur. Dolayısıyla zaten filmin geçtiği ortam beraberinde bir erkek filmi özelliğini de getiriyor. Filmin sertliği bana Serdar Akar’ın çıkış filmleri Gemide ve Laleli’de Bir Azize’yi hatırlattı. Filmin kadrosu kalabalık değil. Özellikle gemi bağlandıktan sonra gemide yalnızca 6 kişi kalıyor ve her biri diğerinin cehennemi olmaya başlıyor. Oyuncu sayısı az ve mekan da tek olunca karakterlerin derinlikleri filmde ayrıca önem kazanıyor ki bana kalırsa bu başarıyla yerine getirilmiş. Karakterlerin uzun süre gemide mahsur kalmaları doğal olarak bir kapana kıstırılmışlık duygusunu zorunlu kılıyor. Sarmaşık’ta bu da çok başarılı biçimde yaratılmış.

Filmin genel yapısına baktığımızda oyunculuk büyük önem içeriyor. Kişisel olarak tüm oyuncuları çok başarılı buldum. Ancak bana göre filmin lokomotifleri Cenk’i canlandıran ve Antalya’dan en iyi erkek oyuncu ödülüyle dönen Nadir Sarıbacak ve Alper’i canlandıran Özgür Emre Yıldırım. Hatta bana göre Özgür Emre Yıldırım çok daha başarılı bir performans sergiliyor. Gemi kaptanını canlandıran, deneyimli oyuncu Osman Alkaş, naif, hassas Nadir rolünde Hakan Karsak ve içe kapanık, patlamaya hazır İsmail rolünde Kadir Çermik göz dolduruyor. Kürt rolünde izlediğimiz Seyithan Özdemir belki oyuncu olarak iz bırakmıyor ama karakteristik yüz hatları ve fiziksel heybetiyle filmde tam da gereken etkiyi yaratıyor.

Filmin sinematografisi de oldukça başarılı. Geminin insan boyutlarıyla kıyaslandığında anormal denebilecek büyüklüğü estetik olarak çok iyi değerlendirilmiş bazı sahnelerde. Bu aşamada deneyimli görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki’yi de tebrik etmek gerek.


Kısaca Tolga Karaçelik imzalı Sarmaşık hayli sarsıcı ve etkileyici bir film. Kaçırılmaması gerektiğini düşünüyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder